Birleşik Kamu İş’e bağlı Eğitim İş Adana Şubeleri tarafından memur maaş zamlarına karşılık tencereli- tavalı basın açıklaması yaptı.

Öğle saatlerinde Atatürk Parkı içerisinde bir araya gelen Birleşik Kamu İş’e bağlı Eğitim İş Adana Şubesi üyeleri tencere, tava, kaşık, çatal ve cezveleri ellerine alarak eylem yaptı. Memurların gündeminde maaş zamları vardı. İlk olarak ellerindeki kaşık ve çatalları fırlatan kalabalık grup ardından basın açıklaması yaptı. Açıklamayı Birleşik Kamu İş Adana İl Temsilcisi ve Eğitim-İş Adana 2 No’lu Şube Başkanı Mutlu Gül yaptı. Gül, maaşlarını aldıklarını ve kamu emekçisinin daha da fakir hale geldiğini gördüklerini savundu.

Kamu emekçilerinin yapılan zamla enflasyona karşı ezildiklerini vurgulayan Gül, “Milyonlarca kamu emekçisi, emeklisi ve ailelerini sevindirecek yüzdelik ve seyyanen zamlar değil her dönem yaşadığımız kayıpların giderilmesi ve en düşük memur maaşının en az 32 bin TL’ye çıkarılmasıdır. Milyonlarca emekçiyi ilgilendiren ücret ve maaş artışları gerçek enflasyona göre değil TÜİK enflasyonuna göre belirlenmiş ve ücretli emekçiler iki kez mağdur edilmiştir. Kamu emekçilerinin sorunlarının yüzdelik ve ek zamlarla çözülmesi mümkün değildir. Ülkemizde yaşam şartları ağırlaşmış pahalılık koşulları mutfakları kavurmuştur. Doğalgaza, elektriğe, suya, benzine, motorine, gıda maddelerine, ulaşıma fahiş oranlarda zam yapılmaktadır. Türk Lirası, dolar ve euro karşısında erimekte günden güne yurttaşların alım gücü düşmektedir” dedi.

4 kişilik bir aile için yoksulluk sınırı 32 bin liraya çıktığını belirten Gül, “Birleşik Kamu-İş KAMU-AR’ın Haziran enflasyonu yılın ilk yarısında yüzde 33, son bir yılda ise yüzde 80,5 oranında artış yaşanmıştı. Haziran ayı araştırmamıza göre 4 kişilik bir aile için yoksulluk sınırı 32 bin liraya, açlık sınırı ise 12 bin liraya dayanmıştır. Enflasyonun hızla artmasına paralel olarak yoksulluk artmıştır. Yoksulluğun büyüdüğü bir ortamda katma değer vergisi (KDV) değiştirilmiştir.  Mal ve hizmetlere uygulanan yüzde 18’lik KDV oranı yüzde 20’ye, yüzde 8’lik KDV oranı ise yüzde 10’a yükseltildi.  Yapılan KDV artışı verilen zamların daha cebe girmeden alınmasıdır. Emekçiler, ağır zamlar ve vergiler altında ezilirken patronlara vergi istisnaları yapılmaktadır. Enflasyon sarmalı maaşlara yapılan zamları erittiği için içinden çıkılamayacak noktaya getirmiştir. İnsanların satın alma gücü yükselmiyor tam tersine düşmesine neden olmaktadır. Yurttaşlar ekonomik çöküş yaşamaktadır” diye konuştu.

Emekliliğe yansımayan, seyyanen ve yüzdelik oranların kabul edilemez olduğunu dile getiren  Gül, “Tüm emekçilerin ödediği vergilerin sınırı makul rakamlara çekilmelidir ve yaşamsal giderlere getirilen vergiler geri çekilmelidir. 22 bin TL’lik en düşük dereceli memur maaşı içinde, 11 bin 128 TL’lik kısım emekli maaşı hesabına dahil edilmemektedir. Bundan sonra bu seyyanen rakam, maktu rakam olarak belirlenecek ve daha sonraki hiçbir artışa bu rakam baz teşkil etmeyecektir. Enflasyon farkı, ortaya çıktığı ay itibarıyla ödenmelidir. İşleyen vergi diliminde maaş artışları sonrasında kesilen oranlar yeniden düzenlenmelidir.  Torba yasadaki seyyanen artıştan emekli kamu emekçilerinin yok sayılması eşitlik ilkesi gereği adaletsizliktir” ifadelerini kullandı.

Güven Haber Sen Genel Başkan Yardımcısı Aytaç Candan’da açıklama söz alarak, “Konfederasyonumuz Birleşik kamu iş in Emek Eylem Direniş felsefesinden hareketle , Haberleşme ve İletişim kolunda faaliyetlerini yürüten Güven Haber Sen olarak bugün , yine haklarımız için meydanlardayız. Bizler kamuda,   yaklaşık 520 bin sözleşmeli personelden 424 bini kadroya alınırken , Kpss ile atanıp memur sendikalarına üye olan fakat kadro kapsamı dışında kalan İdari Hizmet Sözleşmeli personelleriz. Bizler yaklaşık 10 yıl aradan sonra  açılacak olan görevde yükselme sınavında, kendi statüsünden vazgeçip, İHS statüsüyle yükselmek zorunda bırakılan  399 Sayılı KH’ ya tabi personelleriz. Taban aylığımıza eklenmeyen, seyyanen artışı kabul edemiyoruz, Her gün yeni bir zam veya hak kaybıyla uyanırken, çocuklarımıza, güzel bir gelecek inşa etme gücümüzü kaybediyoruz. Bu güzel vatanın kamu emekçileri olarak insan onuruna yaraşır bir yaşam sürebilmek, geleceğe umutla bakabilmek için artık sesimizin duyulmasını istiyoruz” dedi.

Ardından ise boş tencere ve tavalar fırlatıldı. Bazı kişiler ise yere atılan bu tavaların içerisinde bordrolarını yaktı. Açıklama bordroların yakılmasının ardından sona erdi.